Merhaba. Tonlamanın tanımını yapmıştık. Tondan, tonlamadan söz etmiştik. Hatta bir iki sözcük üzerinde uygulamasını da yapmıştık. Şimdi birkaç cümle üzerinde tonlama uygulaması yapmaya çalışacağım. Öncelikle git gide artan ses tonuyla demiş mesela, üç tane evetimiz var. Şimdi bu gibi durumlarda, tabii belki bir yerlerde bağırmamız, ses tonumuzu artırmamız gerekmeyecek belki, ama belli duyguyla konuşmamız gerekecek. Onun için de o duygunun içinde de hem durağımızı ayarlamamız, hem duygumuzu değiştirmemiz yani tonlamamızı değiştirmemiz gerekebilir. Mesela eveti nasıl diyebiliriz? Evet! Evet! Evet! diye artırarak söyleyebiliriz. Evet, Evet, Evet diye de söyleyebiliriz. Tam terside yapabiliriz. Evet, evet, evet. Yalvararak demiş mesela ikinci cümleyi. Evet desen ne olur sanki, hadi evet de! diye yalvarma olabilir mesela. Buradan ağlamaya kadar gidebilir yalvarma. Büyük sevinç, iki cümle aynı cümle, evet dedi ve evet dedi. Bir şeye evet dedi diyeceğiz, iki kez söyleyeceğiz ama ikisinde de tonlamamızın farklı olması daha iyi olur. Mesela birinde biraz daha büyük sevinç olabilir. Mesela "evet dedi". "Evet dedi" de diyebiliriz, "Evet dedi", "evet dedi" de diyebiliriz. Değiştirebiliriz. Yani bu arada, bu duraklarda, buralarda farkındaysanız duygumu yüklüyorum. "Evet dedi", nefes aldım, "Evet dedi", biraz daha sevindim. Sonra değişti, kızgına döndük. Evet dedin de ne oldu sanki, herşeyi mahvettin. Bıktım senin evet demelerinden, diye mesela öfkelendim. Bakın buralarda yine kızgınlığımı belirtmek için değiştiriyorum da mesela hepsinde aynı kızgınlığı vermiyorum. yani biz de konuşmalarımzda, anlatımlarımızda böyle olmak zorundayız. Bir duygu yüklediyisek konuşmamıza, mesela bir hüzün yükledik, ama her cümleye aynı miktarda hüzün yüklemememiz lazım. Yani birinde biraz öfke bir, iki, üç, daha da büyük öfke mesela, artarak giden bir öfke veya kızgınlık diyebiliriz. Bana baktı ve gülümseyerek evet dedi. Farkında mısınız? Tempoda değişiyor. Yani mutluda bakın, mutluda tempo sanki biraz daha yavaş. Bıktım senin evet demelerinden, Bana baktı ve gülümsüyerek evet dedi. Biraz manik depresif bir durum ama eee farkındaysanız ee, duygu değişimlerinde ister istemez, işte o notada sol anahtarında gösterdiğim gibi ee tempo da değişiyor, sesimizin tonu da aynı oranda değişiyor. Kızgın, yine kızgın. Bıktım artık yalanlardan dolanlardan. Nasıl bir hayattır bu... Nasıl bir insanlıktır. Böyle de yapabilirim, bağırmak zorunda değilim. Hepsini sakin bir kızgın olarak da yapabilrim, ki çok daha etkili olur. Bıktım artık yalanlardan, dolanlardan. Nasıl bir hayattır bu... Nasıl bir insanlıktır. Biraz daha farklı kızgın yaptım. Tamam sakin ol. Üzülmeni istemiyorum. Hayat böyle değiştiremezsiz canım. Şefkatle bitirdim. Farkındaysanız şefkatli olduğumda, mutlu olduğumda, başka bir tempoyla konuşuyorum, söylüyorum. Ama öfkelendiğimde veya büyük sevinç yaşadığımda büyük, büyük, büyük sevinçler yaşadığımda başka bir tempoyla söylüyorum. Bunun örneklerini artıracağız. Hem metinde, hem paragraflarda duygu değişimleri ile başka başka örnekler yapacağız.